RSS

Etiket arşivi: Soma Holding

2014 SOMA KÖMÜR MADENİ KIYIMININ ARDINDAN

2014 SOMA KÖMÜR MADENİ KIYIMI

13 Mayıs 2014, Salı.. Saat 15.10 dolayı..

Manisa ilinin Soma ilçesine bağlı Eynez köyünün Karanlıkdere mevkii..

İşadamı, yerbilim (jeoloji) mühendisi Alp Gürkan’ın (76) (1) kurucusu ve yönetim kurulu başkanı olduğu dokuz yıllık Soma Holding (Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’ndan (TTK) sonra Türkiye’nin en büyük kömür üreticisi) tarafından beş yıl önce Ciner Grubu’ndan devir alınıp rödövans (2) karşılığında işletilen (49 milyon TL gelir elde ettikleri sanılıyor) ve yılda kalori düzeyi 4 bin 500 olan 6 milyon ton kömür çıkartılan 15 milyon ton rezervli Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. kömür ocağı..

Vardiya değişimi sırasında 787 işçinin bulunduğu maden giriş kısmının 400 metre altında damar yangını çıktı (Elektrik panosundan kaynaklandığı düşünülmüş; ancak TMMOB Maden Mühendisleri Odası eski Başkanı Mehmet Torun ve Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, trafoya bağlı olmadığını açıklamıştı). Elektriklerin kesik olması nedeni ile asansörlerin çalışmadığı madenin 2 kilometrelik galerisinde çıkış bölümüne yakın olan işçiler dışarı çıkmayı başarırken, yaklaşık 300 işçi yangının etkisi ile zehirli dumanla dolan 800 metre derinlikte kuşatılmış kaldı (Türkiye’nin birinci ve Avrupa’nın -Rusya toprakları hariç- ikinci en yüksek gökdeleni 66 katlı İstanbul Sapphire’in yüksekliği 261 metre, dünyanın en yüksek gökdeleni 160 katlı Burç Halife’nin (Dubai, BAE) yüksekliği 828 metredir).

İlk olarak çevredeki bir maden ocağından gelen tahliye ekibi kurtarma çalışması başlattı. Çevre illerden yapılan takviyelerle birlikte kurtarma çalışmalarında toplam 27 ambulans, üç kurtarma ekibi ve bir helikopter görev yaptı. Kurtulmayı başaran yaklaşık 30 işçi hastaneye kaldırılırken, işçilerin mahsur kaldığı galerilere temiz hava verildi.

Ne var ki, düşük güvenlik düzeyi nedeni ile maden kazalarının yoğun olduğu ve resmi istatistiklere göre 1941’den bu yana kazalarda 3 binin üzerinde madencinin yaşamını yitirdiği Türkiye Cumhuriyeti tarihinin bu en çok can yitimine neden olan madencilik kıyımında da; 301 işçi karbonmonoksit gazından zehirlenerek yaşamını yitirirken, 486 işçi yaralı olarak kurtuldu. Kurtarma çalışmaları, kıyımın beşinci günü son buldu (17 Mayıs 2014, Cumartesi).

Aynı gün, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik; maden ocağında çalışan 2 bin 896 işçiden geriye kalan 2 bin 595 işçiye üç ay kısa çalışma ödeneği verileceğini, kıyımda yaşamını yitiren 301 işçinin ailelerine de bir keze özgü olmak üzere 415 TL (!) tutarında cenaze yardımı ödemesi yapılıp, bin 500 TL’nin üzerinde ölüm aylığı bağlanacağını söyledi (17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında rüşvet ve kaçakçılık yaptığı savı ile gözaltına alınıp 11 gün sonra salıverilen İran kökenli iş adamı Reza Zarrab’ın (31), 2010’da evlendiği şarkıcı ve oyuncu eşi Ebru Gündeş’e (40) 38’inci yaş gününde aldığı safkan İngiliz atı “Duty Free” (“Gümrüksüz”) ile kamera sistemli özel aktarım aracının değeri 800’şer bin TL. Zarrab çiftine Somalı madencilerden daha mı çok kazandırdı acaba?).

Başbakan RTE de, kıyımda yaşamını yitiren 301 işçinin “şehit” sayılması için çalışmaların yapılması konusunda yönerge verdi. Böylece yaşamını yitiren işçilerin geride kalan yakınları, devletten ödence (tazminat) ya da maddi yardım almaya hak kazanabilecek.

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) “Madenlerde Yaşanan İş Kazaları ve Sonuçları Üzerine Bir Değerlendirme Raporu, 2010”a göre; 100 milyon ton kömür üretimi başına düşen ölüm sayısı ABD’de 1-6 arasında değişirken, Türkiye’de yıllara göre 900’ü aşıyor.

* * *

Türkiye’de 13-15 Mayıs (üç gün), KKTC’de 15-16 Mayıs (iki gün) “ulusal yas”, Pakistan’da 15 Mayıs “yas” ilan edilirken; Bolivya, Küba ve Venezuela’daki maden işçileri de bir günlük iş bırakma ve üç günlük “yas” kararı aldı

Türkiye ve KKTC’de 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamaları iptal edildi (2012’de de, “Mayıs ayında havanın soğuk olacağı (!) ve bu açıdan öğrenci ve yurttaşlara yük olmaması” (!) gerekçesiyle başkent Ankara dışındaki illerde, stadyumlarda kutlanması MEB Orta Öğretim Genel Müdürlüğü’nce okullara gönderilen bir yazıyla engellenmişti. Bu karar cumhuriyetçi kesimin büyük tepkisiyle karşılaşmış, bu konuda Konyalı bilgisayar programcısı Alper Ayhan (27) tarafından bir dava açılmış ve kazanılmıştı).

Soma’daki kazada yaşamını yitirenler için Diyanet İşleri Başkanlığı katında Türkiye genelinde cuma namazı öncesi Kuran okunup dua edilirken, Papa 1’inci Franciscus (78) da dua çağrısında bulundu.

İnternet arama motoru Google, Türkiye ana sayfasının alt bölümüne siyah kurdele yerleştirdi.

* * *

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’ne göre;

– Yangın, kömür kaynaklı idi. Yani elektrik döşemi ile ilgisi bulunmamakta idi.
– Yangın, madene temiz hava basan kanal üzerinde meydana gelmişti.
– Zehirlenmeler, erken saptanıp hava yönünün değiştirilmesinde geç kalınmasından kaynaklı idi.
– Özdevinim (otomasyon) yöntemi eski ve yetersizdi.
– Patlayıcı ve zehirleyici gazlara karşı erken tespite bağlı gerekli manevraların “manuel” yapılması nedeniyle geç kalınmıştı.

SORUŞTURMA

Manisa Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak (49), “Soruşturma başlatıldı, ancak ilk aşamada gözaltına alınacak amirler de (sonradan üç kişi oldukları açıklandı) işçilerle birlikte yaşamını yitirmiş durumda” derken; Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturmada, avukatlık döneminde AK Parti Bilecik İl Başkan Adayı olan savcı Ömer Türken görevlendirildi (Soma’da dört Cumhuriyet Savcısı görev yapıyor: Adem Aktaş, Gökhan Şahin, Yakup Taşkın  ve Ömer Türken).

Yargıçlar Sendikası Genel Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu’na (47) göre; kanıtların karartılmasının önüne geçmek üzere savcılar çabucak harekete geçmeli, bu kapsamda kuşkulular için gözaltı kararı çıkartılmalı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız (52); üç iş müfettişi, dört bilirkişi ve iki savcıdan oluşan bir kurulun ocağın tehlike ve risk oluşturmayan, arama ve kurtarma çalışmalarının bulunmadığı bölümlerine girerek yönetimsel ve adli soruşturma sürdürdüklerini.. Çocuk yaşlardan başlayarak “çocuk işçi” olarak çalışan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik (58), İş Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel başkanlığında son denetimlerde görev almamış bir heyetin görevlendirildiğini söyledi. Ne var ki, İş Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel’in, “Eski yöntem baskın türü denetimlerden vazgeçtik. Ne zaman geleceğimizi, hangi koşullarda denetim yapacağımızı daha önceden bildiriyoruz” sözleri hâlâ belleklerde (Bursa, Haziran 2013).

* * *

Akhisar Cumhuriyet Başsavcılığı’nın eşgüdümünde yürütülen soruşturma kapsamında 5237 sayılı TCK’nin 85/2 maddesi“ gereğince “ihmal, birden çok kişinin ölümüne neden olmak” suçlaması ile gözaltına alınan 36 kişiden sekizi tutuklandı. CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ise, soruşturmanın TCK’nin 83/3 maddesinden yürümesi gerektiğini ileri sürdü.

TCK’nin 85/2 maddesi, kusurda bulunarak birden çok insanın ölüm ya da yaralanmasına neden olmanın cezasını 3-15 yıl hapis öngörürken; 83/3 maddesi, belli bir yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olan kişi hakkındaki temel cezayı 15-25 yıl hapis olarak belirliyor ve “cezada indirim de yapılmayabilir” yargısını getiriyor.

Tutuklanan sekiz kişi şunlar:

1- Akın Çelik (İşletme Müdürü),
2- Ramazan Doğru (Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür. İş kazaları nedeni ile doğacak hukuki ve cezai soruşturmalar için tek yetkili. Aynı işletmede İdari ve Sosyal İşler Müdürü olan eşi Melike Doğru; Ak Parti’den de Soma Belediyesi Meclis Üyesi),
3- Yalçın Erdoğan (Maden Mühendisi),
4- Ertan Ersoy (Maden Mühendisi),
5- Mehmet Ali Günay Çelik (Teknisyen),
6- Can Gürkan (Alp Gürkan’ın oğlu ve Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı),
7- Hilmi Kazık (Emniyet Vardiya Amiri),
8- Yasin Kurnaz (Emniyet Vardiya Amiri).

YAZIKLAR OLSUN!..

Ekim 2013’te CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel’in (40) hazırladığı, MHP ile BDP milletvekilleri tarafından desteklenen, 60 vekilin imzaladığı Soma’daki maden ocaklarında meydana gelen iş kazalarını araştırma amacıyla bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını öneren soru önergesi; yazık ki, kıyımdan yalnızca 14 gün önce TBMM gündemine getirilmiş (29 Nisan 2014), ancak AK Parti milletvekillerinin oyları ile geri çevrilmişti. Başbakan RTE, başlığı hariç içinde beş kez “Soma” geçen söz konusu önerge için, “Tamamen gündemi meşgul etmeye yönelik. Yapıcı değil!” deme sezişsizlik ve eşi benzeri bulunmayan bilinen küstahlığını göstermişti.

Ne o?..  25 Temmuz 2013’ten bu yana dokuz iş güvenliği uzmanı ve üç işyeri hekiminin çalıştığı belirtilen Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.; 2012 ve 2013’te ikişer kez, 2014’te ise 13, 14, 17 ve 18 Mart’ta (kazadan 56 gün önce) iş sağlığı ve iş güvenliği yönünden denetlenmiş (!), yürürlükteki yasalara aykırı bir durum olmadığı (!) belirlenmiş. Oysa, müfettişlerin geleceklerini daha iki hafta öncesinden haber verdikleri, en çok 300 metreye indikleri, işçilerin sürünerek girdikleri yerlerden habersiz oldukları çokça dile getiriliyor.

Kasım 2013’te de Zonguldak’ta yüzlerce madenci, çalıştıkları madenin içine barikat kurarak çalışma koşullarını protesto etmişti.

“İŞ KAZASI DEĞİL, CİNAYET! ÖFKELİYİZ, HESAP SORUYORUZ, İŞ BIRAKIYORUZ!”

Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB) üç günlük “eylem takvimi” ilan etti.

“Soma’daki katliamın sorumlularını biliyoruz” diye başlayan ortak açıklamada; “Özelleştirme, taşeronlaştırma politikalarını sürdürenler, maliyet düşürmek için işçilerin yaşamına kastedenler, onları yüreklendirenler, daha önceki madenci katliamlarını söz ve icraatları ile aklayanlar, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ile işyerlerindeki denetimleri bile özelleştirenler Soma katliamının failidir ve hesap vermelidir” denildi ve tüm işçi sınıfı, emekçiler ve emek dostları, Soma’daki işçi kardeşlerimiz için ayağa kalkmaya çağrıldı.

O AYAKLAR, O ELLER KIRILSIN!..

Ülke genelinde, kıyımdan dolayı çeşitli tepkiler gösterildi. Kıyımın ertesi günü Arnavutluk gezisini iptal ederek Soma’ya giden RTE, Soma Belediyesi’nde yaptığı basın açıklamasının ardından çıkışta kendisini bekleyen yurttaşlara seslenirken protesto edildi. “Bunlar olağan şeylerdir” diyen RTE, girip sığındığı “Yeşil Portakal” marketler zincirinin Soma mağazasında da yüzüne yüzüne hesap sorulunca, umarsız tokatını konuşturdu!.. (3)

— Günlük siyasi gazete Evrensel’in Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ve Özer Akdemir’in konuştuğu G.K. adlı üniversite öğrencisi kadın, “RTE, kendisine, ‘Babamın katilinin burada ne işi var?” diye bağıran 15-16 yaşlarında bir kız çocuğunu (yonhaber.com’a göre adı Hatice), başını koltuğunun altına alarak defalarca yumrukladı. Kız, ‘Yapma abi!..’ diyordu. Babam da yanımdaydı. Korkuyorum” derken; söz konusu marketin çalışanları, işyeri güvenlik kamera görüntülerinin “malum” kişilerce toplandığını söylediler.

— MHP Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ise, RTE’nin “hırpaladığı” kişinin Taner Kuruca adlı bir madenci olduğunu ve kendisi ile görüştüğünü belirtti. Taner Kuruca; markette alışveriş yaparken RTE’nin kendisini “gösterici” zannettiğini, korumaların tekme tokatlarının yanı sıra RTE’nin, “Niye kaçıyorsun (u)lan, İsrail dölü!.. Gel buraya!..” diye aşağılayıp, gözdağı vererek yakasına yapıştığını söylüyor ve “O kadar kalabalık daldılar ki, hiçbir şey hatırlamıyorum” diyor. (4)

RTE, hız kesmiyor. Korumalarının arasında, “Haydi gel!.. Burada yuf de!..” diye horozlanıp yurttaşın gözünü korkutuyor.

Görevi; RTE’nin resmi ve özel yazışmalarını, her türlü protokol ve törenlerini düzenlemek ve yürütmek olan Başbakanlık Müşaviri Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel (30), Özel Harekâtçı iki polisin yere çaldığı protestocu-on yıllık madenci Erdal Kocabıyık’ı (30) pek kaba ve hoyrat bir biçimde tekmeliyor. Sonrası; bir yandan “Sükûnetimi muhafaza edemediğimden dolayı üzgünüm” diyor, öte yandan yerde tekmelediği kişinin kendisine saldırdığını ileri sürüp Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servis İdari Sorumlusu Doç. Dr. Servan Gökhan’dan “darp” nedeniyle yedi günlük rapor alıyor (https://mobile.twitter.com/YusufYerkel). Tekmeleme olayını “yürekler acısı” bulan Başbakan Yardımcısı ve AK Parti Bursa Milletvekili Bülent Arınç (66), rapor konusu için de “trajikomik bir olay” diyor.

2011 Türkiye Genel Seçimleri (12 Haziran 2011) öncesi Başbakanlık Müşaviri Özel Kalem Müdür Yardımcılığı görevine getirilen bu dengesiz, densizin; 21 Mayıs 2014’den başlayarak görevden alındığı bildirildiyse de, “Başbakanlık” resmi internet sitesinin “Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğü” sayfasında hâlâ görevde olduğu açıkça görülüyor (Bkz. http://www.basbakanlik.gov.tr/Forms/_Global/_PrincipalClerk/pg_PrincipalClerk.aspx).

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Tanıtım ve Medya Başkanı, Gaziantep Milletvekili Doç. Dr. Hüseyin Çelik; “Başbakan’ın çevresinde olan yüzlerce insanın iddialarına itibar etmiyoruz. Bu, size kalmış bir şey” deme alışıldık, bildik yüzsüzlüğünü gösteriyor. Tel Aviv (İsrail) Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Doğan Işık da -İsrail’in Soma’ya 4 bin 490 km. uzak bir kentinden ve doğal Dışişleri Bakanlığı’nın talimatı ile-, “Sayın Başbakanımız, hiçbir şekilde iddia edildiği gibi bir ifadede bulunmamıştır” açıklamasında bulunuyor.

Boy 1.85 m., kilo 93 kg. Sanki Dünya Boks Birliği (WBA) Ağır Sıklet Boks Şampiyonu!..

Ne demeli?.. İşi sarpa sarmış.. Boy bosuna, ağırlığına, yüküne, yüzüne tükürülesilerin, uydularının, yalakalarının -adı ister Hatice, ister Taner olsun- acısı olan, üzüntülü, suçsuz yurttaşa kalkan elleri, tekmeledikleri ayakları kırılsın!..

“YAŞAM ODALARI” (Refuge Chambers = Sığınma Odaları)

Soma Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gürkan’ın, günlük siyasi gazete Dünya’ya verdiği röportajda (29 Nisan 2013), oluşturduklarını ileri sürdüğü, herhangi bir kaza anında 500 işçinin 20 gün süreyle yeraltında yeme içme gereksiniminin karşılanacağı ve dışarıyla oksijen bağlantısının kurulacağı berkitilmiş (müstahkem) “yaşam odaları”nın olmadığı ortaya çıktı.

Yeterli bir “yaşam odası”nın fiyatı yaklaşık 250 bin ABD doları (525 bin 550 TL). Odaların içinde su, yiyecek, oksijen, sağlık çantaları ve telefon gibi yaşamsal gereksemeler bulunuyor. Günlük ortalama bir kişinin gereksinimlerinin hesaplandığı “yaşam odaları”na sığınanlar, burada 30 günün üzerinde yaşayabiliyor. Bu da kurtarma ekiplerine yeterli zamanı sağlıyor (Akla yönetmenliğini David Fincher’ın yaptığı ve başrollerini Oscar’lı aktris Jodie Foster ile Forest Whitaker’ın paylaştığı “Panik Odası” filminde (2002), Manhattan’daki (NY, ABD) dört katlı evde sığınak olarak yapılmış panik odası geliyor). Dışarıdan “yaşam odası” getirten şirketlerin yöneticileri; hazırladıkları projeleri ilgili kurum ve bakanlıklara sunduklarını, ancak söz konusu projelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı arasında kaldığı için askıya alındığını belirtiyorlar.

GAZ MASKELERİ

Kıyımdan yaralı olarak kurtulan Somalı madenciler, kullandıkları gaz maskelerinin “zamanı geçmiş” (1993 Çin yapımı ve 1998 son kullanım tarihli), “küf bağlamış” olduğunu; kendilerine, gereksiz kullanmaları durumunda maaşlarından 400 TL kesileceği bildirildiğinden söz konusu maskeleri daha önce denetimden kaçındıklarını söylüyor.

ABD Eyaletler Arası Madencilik Komisyonu’na bağlı Maden Güvenliği Komitesi Başkanı Randall Harris’e göre; Somalı madencilerin kullandığı gaz maskeleri, kömür madenleri için kesinlikle uygun değil. Sadece havadaki kirli dumanı filtrelemeye yarayan bu maskeler, belli bir oksijen oranının altında (yüzde 20) hiçbir işe yaramıyor ve ABD’de kullanımları yasak. Yararları da, ileri sürüldüğü gibi 45 dakika değil, yaklaşık 15-16 dakika.

ABD’deki madenlerde kullanılan gaz maskelerinin elde ediliş değeri 700 dolar. Madenlerde, her 30 dakika uzaklıkta “kasalarca” bulunan bu maskeler, yaklaşık bir saat temiz hava ve oksijen desteğine gereksinmeden, solunan ve geri bırakılan havayı kendi içinde dezenfekte ediyor.

* * *

BURNUNU SÜRTERLER SENİN!..

Müzik, TV, telekomünikasyon ve internet kesiminde etkinlik gösteren Fransız medya kuruluşu Vivendi SA’ya bağlı Fransa’nın ilk şifreli kanalı Canal+’da “Les Guignols de l’Info” (“Haber Kuklaları”) adı ile yayımlanan yergisel (satirik) lateks kukla gösterisinde; TV sunucusu ve yazar  Patrick Poivre d’Arvor (PPDA) (67), kafasında hypodermics bulunan kukla görünümü ile, “Ben ne anlatıyorum? Türk madenciler kimin umurunda? Bugün bayram! Cannes’dayız” deyip bir “kukla kadın” ile birlikte ABD’li prodüktör, şarkıcı ve rapçi Pharell Williams’ın (41) “Happy” (“Mutlu”) şarkısı eşliğinde dans etti (14 Mayıs 2014).

Sonrasında,  67’nci Cannes Film Festivali’nden temsili görüntüler ekrana getirip, “Kış Uykusu” adlı filmi “Altın Palmiye” için yarışan Türk yönetmen, senarist ve fotoğraf sanatçısı Nuri Bilge Ceylan’ın (55) yüzü siyaha boyanmış bir biçimde kırmızı halı üzerinde yürümekte zorlanan kuklası için, “Anlaşılan Türkiye’deki maden kazası ağır hasar vermiş” yorumunda bulundu.

Düşünüşü, anlayışı ve kavrayışı kıt; insanlık sevgisi ve duyarlığından payını alamamış bu insan taslağı; eleştiriler üzerine, “Televizyonda çıkan bir kukla ile benim gerçek kişiliğimi lütfen karıştırmayın!.. Ben de Soma’daki bu olaydan dolayı derin üzüntü içerisindeyim” demek zorunda kaldı.

İtalyan gazeteci ve yazar Carlo Collodi’nin “Pinokyo”su (“Pinocchio”) sanki!.. Yalan söyledikçe burnu uzuyor.

Bak, PPDA!.. Sakın burun kıvırma!.. Yakalar, burnunu sürterler senin!..

* * *

Yaşamını yitirenlere rahmet, ailelerine ecir sabır, yaralılara acil şifalar!..

Tüm işçi sınıfı, emekçi ve emek dostlarının başı, başımız sağ olsun!..

Kahrolsun o “bilinen” kahrolasılar!..

(1) Dokuz önceki yıl, Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’nun (TKİ) 130-140 dolara mal ettiği kömürün tonunu 23.8 dolar maliyetle çıkardıklarını, özel sektörün çalışma tarzı ile düşürdüklerini söyleyen Alp Gürkan; Sedat Kapanoğlu’nun (38) 1999’da “sourtimes.org” sitesinin bir parçası olarak oluşturduğu, her türlü konu ve kavram hakkında, kayıtlı yazarların yorumlarını içeren katılımcı sözlük tarzında “Altın Örümcek En Başarılı Kişisel Web Sitesi” ödüllü ağ sayfası Ekşi Sözlük’ünün “madeira” adlı kullanıcısına göre, İskoçya’da Alp Gürkan Adası’nın sahibi. Komşu adaların çocukları, sözde her gün bu adadaki iki basketbol alanına oynamaya gelirmiş ve Alp Gürkan’ın adadaki evinin bacası halen tütermiş (5 Şubat 2002). Alp Gürkan -kıyımdan ancak dört gün sonra düzenlediği basın toplantısında-, ağlayarak, “Hayatımın en büyük ıstırabını yaşıyorum” dedi.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ); Alp Gürkan ile Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin kurucularından Madencilik Sektörü Başkanlar Konseyi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve parasız yatılı, karma öğretim kurumu Darüşşafaka’da (şefkat yuvası) Yüksek Danışma Kurulu üyesi İsmet Kasapoğlu’nun (74) Akademik Danışma Kurulu üyeliklerine son verdi.

Maden Mühendisi İsmet Kasapoğlu; “Devlet Sanatçısı” unvanlı ses sanatçısı, müzik yorumcusu ve sinema oyuncusu Emel Sayın (69) ile ilki dokuz (1966-1975), ikincisi üç yıl (1976-1979) olmak üzere toplam 12 yıl süren evliliği ile tanınıyordu.

(2) Latince “reditus”dan “gelir” anlamında. Maden ocağının işletilmesini üstlenen özel ya da tüzel kişinin; gerçek ruhsat sahibine, çıkardığı her bir ton maden için ödemeyi üstlendiği tutar.

(3) http://www.youtube.com/watch?v=vYggfyUaZ8s

(4) http://sozcu.com.tr/2014/gundem/erdogan-iste-boyle-dovdu-510209/

İstanbul; 16 Mayıs 2014, Cuma

 
2 Yorum

Yazan: 17 Mayıs 2014 in Haber

 

Etiketler: , , , , ,